Giriş: Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür ve ölüme neden olan kanserler arasında ikinci sırada yer almaktadır. Meme kanserinde cerrahi tedavi, kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavi seçenekleri hastalarda çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Hastaların yaşadıkları sorunlar tedavi aşamalarına göre farklılık göstermekle birlikte “anksiyete” her aşamada yaşanılan bir semptomdur. Sanal gerçeklik uygulamalarının kullanımı bakım ve tedavi hizmetlerinde hızla yaygınlaşmaktadır.

Amaç: Bu projenin amacı; radyoterapi (RT) tedavisi sırasında sanal gerçeklik gözlüğü ile farklı ortam deneyimleyen meme kanseri hastalarının anksiyete, distres ve konfor algısına etkisinin belirlenmesidir.

Yöntem: Girişimsel türde olan araştırmanın örneklemini radyoterapi uygulanan 100 meme kanseri hastası oluşturdu. Araştırmanın verileri; radyoterapi öncesi ve sonrası olmak üzere Beck anksiyete ölçeği, distres termometresi, radyoterapi konfor ölçeği, doğrusal memnuniyet skalası ve tanıtıcı özellikler soru formu ile toplandı. Girişim grubundaki hastalara RT seansları sırasında içeriği araştırmacılar tarafından geliştirilen sanal ortam sanal gerçeklik gözlüğü ile uygulandı. Kontrol grubu ise hastanedeki standart tedavi sürecini tamamladı. Araştırmadan elde edilen veriler t testi, korelasyon ve varyans analizi kullanılarak değerlendirildi.

Bulgular: Bu araştırma sonuçları kontrol grubu hastalarının RT sonrası anksiyete, konfor ve distres puanlarında değişiklik olmadığını gösterdi. Girişim grubunda ise, RT seanslarının sonunda anksiyete düzeyinin anlamlı olarak azaldığı belirlendi. Stres düzeylerinin kontrol grubu ile aralarında anlamlı olarak farklılık oluşturduğu saptandı. Ayrıca eğitim düzeyi arttıkça anksiyete seviyesinin azaldığı bulundu. Kadınların RT tedavisi sonrası konfor düzeylerinin kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek olduğu görüldü.

Sonuç: Bu araştırma sonuçlarına göre, VR uygulamasına yönelik memnuniyet ortalamanın üzerinde belirlendi. RT sırasında sanal gerçeklik gözlüğü ile farklı bir ortamda olma deneyiminin; hastaların anksiyete ve distreslerini azalttığı, konfor düzeylerini ve memnuniyetlerini arttırdığı saptandı. Bu yöntem bireylerin anksiyete yaşadıkları farklı durumlar için bir çözüm seçeneği olarak uygulama alanında kullanılabilir. Bireyselleştirilmiş ve kliniğe dayalı sanal modüllerin geliştirilmesi bu pilot çalışmanın uzun vadeli bir hedefidir.

Anahtar Sözcükler: Sanal gerçeklik, anksiyete, distres, konfor, radyoterapi, meme kanseri